Belirsizlik ücretlere yansımıyor, çalışanların beklentileri artıyor

Posted by

Dünya çapındaki etkin girişimcileri destek­leyen bir girişimci ağı olan ve 2007 yılından bu ya­na ülkemizde de faaliyet gös­teren Endeavor Türkiye ile teknoloji şirketleri için stra­teji, liderlik ve insan & kültür konularında danışmanlık ve­ren Melon’ın ortak yürütülen “Türkiye Teknoloji Sektörü Ücret ve Yan Haklar Araştır­ma Raporu Haziran 2024” ya­yınlandı.

Araştırma için Tür­kiye’nin hızlı büyüyen 71 tek­noloji şirketinden veri alındı. 2024 yılının ilk yarısı sonuç­larına göre, enflasyonun gide­rek yükselmesine rağmen as­gari ücrete yansımadığı bu ne­denle de belirsizlik ortamının devam ettiği ortaya çıktı. Tüm bu ekonomik koşullar nede­niyle şirketlerin de ücret ar­tışı konusunda henüz net bir plana sahip olmadığı görüldü.

Dövizle maaş enflasyona yenik düşüyor

Teknoloji şirketlerinin yüz­de 49’u Temmuz ara döne­minde ücret artışı yapmayı planlarken yüzde 33’ü henüz karar vermemiş durumda gö­züküyor. Yüzde 18’lik bir ke­sim ise ücret artışı yapmayı planlamıyor. Bu durumda ka­rarsızlar ve ücret artışı yap­mayacağını dile getiren şir­ketlerin toplam oranı ise yüz­de 51’i buluyor. Araştırmaya katılan her 5 şirketten 1’i ise ücret artışlarında dövizi baz aldığını açıklıyor. Araştırma­ya katılan şirketlerin yüzde 18’i çalışanlarına döviz bazlı ödeme yapmaya devam edi­yor.

Ancak enflasyonun döviz kuru yükselişi üzerinde sey­retmesi çalışanlar açısından döviz bazlı ödeme alsalar bi­le, ücretlerde artış beklentisi içinde olduklarını gösteriyor. 2023 sene sonunda 121 TL olarak belirlenen medyan ye­mek ücretinin Haziran 2024 itibariyle yüzde 88’lik bir ar­tışla ortalama 225TL’ye yük­seldiği görülüyor. Alt çeyrek­te bu oran 170 TL olurken, üst çeyrekte günlük yemek deste­ği 250 TL oluyor. Günlük ye­mek desteğinde fiyat artışına devam edeceğini belirten şir­ketler çoğunlukta.

Türkiye artık genç bir ülke değil!

Sadece beş yıl önce, 2018 yı­lında Türkiye yaş ortalama­sı 32 iken 2024 yılına geldiği­mizde bu sayısının 34 olduğu görülüyor. Araştırma sonuç­larına göre, 2010’lu yıllarda Türkiye’nin kendini “genç ve dijital bir pazarız” şeklinde pa­zarladığı hikâyeler artık eski­si gibi anlamlı gözükmüyor. Çünkü Türkiye’den çok daha genç ve dinamik olan birçok ülkenin son dönemde öne çık­maya başladığı görülüyor.

Me­lon Kurucusu Sure Köse Ulu­taş araştırmaya ilişkin yaptığı değerlendirmede Türkiye’de devam eden yüksek enflasyon ortamında, çalışanların bek­lentileri ve işverenlerin strate­jik kararları daha da kritik hale geldiğini vurgulayarak şunla­rı söyledi: “Geçtiğimiz yıl so­nunda asgari ücrette yapılan yüzde 49’luk artış ve bu yılın ilk 6 ayında enflasyonun yüz­de 25 civarında olması, şirket­lerin ücret politikalarını ye­niden gözden geçirmelerine neden oldu. Sektördeki insan kaynakları, finans, pazarlama ve satış gibi tüm rolleri kap­sayan bu rapor, doğru veriye ulaşmanın ve bu verileri stra­tejik kararlara dönüştürme­nin önemini vurguluyor.”

Çalışanlar neye göre tamam veya devam kararı veriyor?

Melon 2024 Ücret araştırması verilerinden hareketle yapılan analizde çalışanların şirkette kalma süresi ile yıllık genel ücret paketi arasındaki ilişki incelendiğinde pozitif yönlü bir ilişki ortaya çıkıyor. Buna göre çalışanların şirkette kalma süresi arttıkça genel ücret paketlerinde, yani primler ve kar paylaşımı dahil olmak üzere yıllık ücretlerinde bir artış gözleniyor. İşten ayrılan çalışanlarda en popüler ayrılık sebebinin yüzde 39 ile kurumsal şirketlerdeki iş fırsatlarının olduğu görülürken bu nedeni yüzde 21 ile ücretler takip ediyor.

Çalışanların kendilerini değerli hissetmeleri, şirkette kalma olasılıklarını artırıyor. Bu da ihtiyaçlarına uygun faydalar sağlamaktan geçiyor. Çalışanları işten ayrılmaya iten nedenler arasında iş stresi, iş tatmini, iş güvenliği, çalışma ortamı, motivasyon, ücret ve yan haklar yer alabilir. Organizasyonların çalışan performansını artırmak ve işten ayrılma oranlarını azaltmak için etkili stratejiler benimsemeleri gerekiyor.

Türkmen: Türk şirketleri yurt dışında başarılı

Endeavor Türkiye Genel Sekreteri Aslı Kurul Türkmen, son beş yılda küresel ve yerel ekonomik konjonktürde büyük ölçekli değişimler olduğunu belirtiyor. “Çalışmamızı beşinci defa yürütüyoruz, bu süre zarfında yaşam ve çalışma şekillerimizde başta olmak üzere büyük değişiklikler yaşandı” diyen Türkmen, yeni neslin iş gücüne katılımı ve beklentilerindeki değişikliklere dikkat çekerken, Türk asıllı şirketlerin yurt dışında elde ettiği başarılara da vurgu yapıyor.

“Her zorluk bir fırsat yaratıyor”

Aslı Kurul Türkmen şunları söylüyor: “Bunca değişim olurken bugün yeni bir insan kaynağının iş gücüne dahil olduğunu ve yeni jenerasyonun beklentilerinin değiştiğini görüyor bir yandan da Türk asıllı şirketlerin yurt dışındaki başarılarına şahit oluyoruz. Aslında her zorluk, bir fırsat yaratıyor. Dünyada da çok heyecan verici değişimler oluyor. Yapay zekâ teknolojilerinin entegrasyonu, oyunun kurallarını değiştiren bir unsur olma niteliğini devam ettiriyor. Değişimi ilk yakalayan ve bu hıza ekonomik anlamda ayak uydurarak bu değişimi yaratan girişimler, başarıyı yakalamak ve sürdürmek için çok güçlü ekiplere sahip olmak durumunda.”

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir